Türkiye Psikiyatri Derneği ve CETAD ortak basın açıklaması

05 Mart 2006 / cetad.org.tr

BU AÇIKLAMAYI YAPMAYA NEDEN İHTİYAÇ DUYDUK?

Cinsel sorunlarla başvuranların öykülerinden ve basına yansıyan açıklamalardan cinsel  sorunları olanların tedavisinde meslek ahlakına uymayan yaklaşımların ve tedavi etkisi olmayan  uygulamaların  bulunduğunu ve reklam olarak kullanıldığını görüyoruz.Bu açıklamayı yapmadaki amacımız, cinsel tedavilerin mesleğimizin bilimsel ve etik standartlarına uygun olarak yapılmasını sağlamaya katkıda bulunmaktır

CİNSEL SORUNLAR NASIL TEDAVİ EDİLİR

İnsan davranışı ve cinselliği bedensel, psikolojik, sosyal koşullardan etkilenir. Cinsellik salt cinsel organlara sınırlı değildir. Cinsellikle ilgili duygular, düşünceler ve yerleşmiş inançlar vardır. Yerleşmiş inançların çoğu zaman hatalı olabildiği bilinmektedir.. Cinsel sorunların ve bozuklukların ortaya çıkışında kişinin bedensel ve psikolojik özellikleri ya da ikili ilişkilerin dinamikleri etkili olabilir. Doğal olarak cinsel sorunların tedavisi de, oluşumunda rol oynayan etmenlere, göre değişebilir. Kişi ile görüşülerek sorunu ortaya çıkaran, yerleşmesine neden olan etmenler birlikte incelenir.  Sorunun tedavisinde etkili olacak ilaç veya psikoterapiler seçilir.

Cinsel sorun tıbbi veya biyolojik bir nedene bağlı ise, tedavisi ilaç veya diğer tıbbi tedaviler olacaktır. Bu durumda tedaviyi, ürologlar, kadın hastalıkları ve doğum uzmanları ya da psikiyatristler yaparlar. Eğer cinsel sorun psikolojik etmenlerle ilişkili ise veya tıbbi bir nedene bağlı olarak gelişmiş olsa bile psikolojik etmenler durumu ağırlaştırmışsa, cinsel terapiler uygulanmalı ya da ilave edilmelidir. Cinsel terapileri ise cinsel terapi konusunda eğitim almış psikiyatristler ve klinik psikologlar yapabilir.  Bütün tedaviler gibi cinsel tedaviler de bilimsel veriye dayalı olmak zorundadır.

Yeni bir tedavi yönteminin uygulama alanına girmesi için bilimsel ve etik olarak tanımlanmış süreçlerden geçmesi, etkili olduğunun kanıtlanması ve meslek topluluğunca kabul edilmesi zorunludur. Cinsel tedavilerde kullanılan bir psikoterapi yönteminin belli bir bozukluk için etkili olduğuna, bilimsel ilkelere uygun bir dizi çalışma yapılarak karar verilir.

Son yıllarda dünyada  cinsel sorunlar ve onların tedavilerinde önemli bir birikim olmuştur. Sevinerek belirtmeliyiz ki, ülkemizde de bu gelişmelerden haberdar olup onları uygulayan merkezler bulunmaktadır. Cinsel terapilerin cinsel işlev bozukluklarının tedavisindeki etkisi, 70´li, 80´li yıllarda bilimsel ortamlarda tartışılmış ve karşılaştırmalı araştırmaların bilimsel dergilerde yayınlanması ile 30 yıl önce kanıtlanmıştır. Dünyada ve Türkiye´de 1970´lerden beri “Cinsel Terapi” ile Vajinismus ve Erken Boşalma olgularının pek çoğu başarıyla, cinsel isteksizlik, erkeklerin sertleşme bozukluğu ve kadınların uyarılma ve orgazm bozuklukları gibi diğer cinsel işlev bozuklukları da büyük ölçüde tedavi edilmektedir. Cinsel sorunun tipine ve sorunlu çifte göre değişiklikler olmakla birlikte, cinsel tedaviler ortalama olarak 2-4 ay ve 6-10 seans sürer, ama kişiye göre bir iki görüşme ile kısa zamanda düzelen vakalar olabildiği gibi, tedavisinin bir iki yıl sürmesi gereken vakalar da olabilir.

Cinsel sorunları olanlarda uygulanan ve etkili olduğu bilinen cinsel tedaviler aslında özel bir öğrenme biçimidir. Bu öğrenme sürecinde kişiye temel olarak şunlar öğretilir: Genel olarak psikoterapilerde ve özellikle de cinsel tedavilerde kişiye mahrem ve güvenli bir öğrenme ortamı oluşturulur.  Bu ortamda kişi kendi denetimi altında kendisini, kimliğini, bedenini,  ilişkisini keşfetmeye cesaretlendirilir.  Bu keşif ve öğrenim kişinin özelliklerine göre değişen bir süratte ve derece derece olur. Bu nedenle cinsel sorunun ilaçla tedavisi yapılırken de hasta ile hekim arasındaki ilişkinin önemi vardır ve bazen psikoterapi veya cinsel terapinin bir parçası olarak uygulanır. Zira cinsellik salt bedensel bir sorun değildir.

CİNSEL TEDAVİLERDE NELER YAPILMAZ

Tedavilerin ne olduğunun bilimsel olarak kanıtlara dayanması gerektiği gibi tedavi ortamına ilişkin de belirli kurallar vardır. Cinsel tedaviler, psikoterapi oturumları muayenehane veya hastanelerde yapılır. Görüşmelerin sıklığı, süresi ve temel ilkeleri belirlidir. Tıbbın, psikiyatrinin ve cinsel terapilerin bilimsel standartlarına olduğu kadar etik kurallarına da uygun olmalıdır. Örneğin, cinsel sorunla başvuran bir hastada psikiyatristlerin muayenesi bedensel incelemelerden değil, davranış, düşünce ve duyguların incelendiği görüşmelerden oluşur. Bedensel bir sorunu olduğunu düşündüğü kişiyi ise kadın hastalıkları ve doğum uzmanı veya üroloji uzmanına  yönlendirir. Psikolog veya hangi branştan olursa olsun doktorun yanında ya da mekanında  cinsel ilişki kurulmaz. Bilimsel olarak böyle bir tedavi yöntemi olmadığı gibi, bu durum tıp ahlakına uygun da değildir.

İstismara ve oyalamaya açık bir alan olan cinsel sorunların tedavisi ile ilgili halka uygun olmayan yaklaşımlar konusunda yararlı olması dileklerimizle.

Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) 
Şahika Yüksel
Cinsel Eğitim, Tedavi ve Araştırma Adına
Başkan Derneği (CETAD) adına Başkan
Nesrin YetkinNesrin Yetkin